Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ASO 1. OSB'de incelemelerde bulundu
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz Ankara Sanayi Odası'nın davetlisi olarak Sincan'da bulunan 1. Organize Sanayi Bölgesi'ne giderek incelemelerde bulundu. ASO Başkanı ve ASO 1. OSB Yönetim Kurulu Başkanı Nurettin Özdebir'in ev sahipliği yaptığı ziyarete Bakan Yılmaz'ın yanı sıra Kalkınma Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan, Ankara Vali Yardımcısı Şentürk Uzun, Kalkınma Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ahmet Yaman, Kalkınma Bakanlığı Bölgesel Gelişme Yapısal Uyum Genel Müdürü Nahit Bingöl, Kalkınma Bakanlığı İktisadi Sektörler ve Koordinasyon Genel Müdürü Latif Tuna, Ankara Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Doç. Dr. Asım Balcı, Sincan Belediye Başkanı Mustafa Tuna, Sincan Kaymakamı Ufuk Seçilmiş, ASO 1. OSB Bölge Müdürü İbrahim Hakkı Alptürk ve ASO 1. OSB Yönetim Kurulu Üyeleri katıldı.
Toplantıda ilk olarak ASO Başkanı Nurettin Özdebir ASO 1. Organize Sanayi Bölgesi hakkında Bakan Yılmaz'a bilgiler verdi. Bölgedeki ağaçlarla, Organize Sanayi Bölgesi'nde ortaya çıkan karbondioksit emisyonunu sıfırladıklarının altını çizen Özdebir, "Karşı tepelere de fidan diktirdik. Onlar da büyüyecekler, ağaç olacaklar. İleride karbon ticareti başladığı zaman bunları da firmalarımızın hesabına aktaracağız" diye konuştu.
ASO Başkanı Nurettin Özdebir, "Bu OSB son 6-7 yıl içinde hızlı bir şekilde büyüdü. 450 hektardan bin hektara çıktı. Burası ölçek olarak kıyaslarken, Ankara'daki tüm OSB'lerin elektrik tüketimlerini topladığınız zaman bir burası etmiyor. 1. OSB 30 bin kişiye istihdam alanı sağlıyor. Bölgenin ülke ekonomisine yıllık katkısı 6 milyar dolar" diye konuştu.
Ankara'nın orta üstü ve yüksek teknolojide açık ara diğer illerden önde olduğuna vurgu yaparak, ihraç fiyatlarına bakıldığında Türkiye'nin ortalamasının 1,6 dolar civarında olduğunu, en değerli üretimin yapıldığı yerin 123 bin 500 dolar ile Ankara olduğunu söyledi. Özdebir, Ankara'nın sanayinin başkenti olma yolunda önemli bir mesafe aldığını belirterek, yeni yapılacak hastanelerle sağlık turizminde de önde gelen şehir olacağını kaydetti.
Özdebir: Ar-Ge merkezleri sanayiye kapalı
Türkiye'deki Ar-Ge merkezlerine ilişkin sıkıntıları da dile getiren Özdebir, bu merkezlerin sadece üniversitelere hizmet ettiğini, sanayiye kapalı olduğunu söyledi. Bu sorunun çözümü için adım attıklarını belirten Özdebir, "Kapıları kilitleri bu merkezlerin anahtarı hocalarda. Ankara'da üniversitelerde birçok kapalı laboratuvar var. Bunlar milyon dolarlık laboratuvarlar. Son dönemde proje geliştirdik. Rektörlerimizden destek istedik, hepsi katılmak istedi. Birer kişi görevlendirdiler. Hocalarımız çalışacaklar. Yurtdışından da konuşuyoruz. Diğer sivil toplum örgütlerinden de fon oluşturmak suretiyle üretilen teknolojilerin sanayiye dönüştürülmesi için" diye konuştu.
"Ankara'ya yeni etiketler katmaya başlıyoruz"
Özdebir, Ankara Başkent olduğunda, bu şehre bir takım roller biçildiğini, hastaneler yapıldığını, üniversiteler yapıldığını, devlet kurumlarının ve Merkez Bankası'nın Ankara'da olduğunu belirterek, "2002 yıllarının başına kadar mum dibine ışık vermediği için birtakım fonksiyonlarını Ankara kaybediyor. Biz de bunun için Ankara'ya yeni etiketler katmaya başlıyoruz" ifadesini kullandı.
İhracatta tarihi rakam
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz da, ASO 1. OSB'nin Ankara ve Türkiye'nin önemli bir üretim merkezi olduğunu belirterek, 2002 yılında Ankara'nın ihracatının 1,5 milyar dolar olduğunu, son açıklanan rakamlarla 6 milyar dolara yaklaşarak 4 kat arttığını ifade etti.
Bakan Yılmaz, ihracatta Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) altını da katarak tam ihracat rakamlarını hesaplayacaklarını ve önümüzdeki dönemde ilan edeceklerini belirterek, ihracat rakamlarının daha da yüksek olacağını, 153 milyar dolara yakın bir rakam oluşacağını ve bunun tarihi bir rakam olacağını bildirdi. Yılmaz, bunun Ankara'nın az zamanda önemli bir mesafe aldığını gösterdiğine işaret ederek, savunma sanayi, havacılık ve bilişim teknolojilerinde Ankara'nın önemli bir yere sahip olduğunu dile getirdi.
Bakan Yılmaz: Ankara Kalkınma Ajansı Ankara'nın geleceğini planlıyor
Ankara Kalkınma Ajansı'nın bütün aktörlerle Ankara'nın geleceğini planladığını belirten Yılmaz, Ajansın bu anlamda çok önemli birtakım çalışmalar yürüttüğünü söyledi.
Ajansın Ankara sanayisi ile de çok yakın bir işbirliği içinde çalıştığını görmekten de mutluluk duyduğunu ifade eden Yılmaz; "Ajansımız bu bölgede de birçok projeye teknik ve mali destek veriyor. Fakat bizim için sağladığımız mali desteklerden daha önemlisi bir hedef birliği içinde, geleceğe yönelik işbirliği, güç birliği çalışmaları yapıyor olmamızdır. Bu yolla Ajansımız Ankara'nın ve dolayısıyla ülkemizin kalkınmasına, gelişmesine katkıda bulunmaya çalışmaktadır."
Ankara'nın üretim yapısına bakıldığında, tarımın payının yüzde 5, sanayinin payının yüzde 23, hizmetler sektörünün payının da yüzde 72 civarında olduğunu ve gelişmiş ülkelere benzer bir yapı gördüklerini söyledi.
Bakan Yılmaz, Ankara'nın sosyal göstergelerinin de çok iyi olduğunu vurgulayarak, sosyal ve ekonomik gelişmişliklere bakıldığında İstanbul'un birinci, Ankara'nın ikinci sırada olduğunu, sadece sosyal göstergelere bakıldığında da Ankara'nın birinci sırada yer aldığını bildirdi. Ankara'da katma değeri yüksek sanayi üretimi için elverişli bir ortam olduğunu dile getiren Yılmaz, ulaşıma yapılan yatırımlarla bunu desteklediklerini söyledi.
"İhracatı en çok artan il Ankara"
Ankara ve Türkiye ekonomisine ilişkin bilgiler veren Bakan Yılmaz, "İhracatı en çok artan il Ankara. 2002 yılında 2.5 milyar dolardı Ankara'nın ihracatı, 4 misli artmış durumda. İhracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 50'lere ulaşmış durumda. Ankara Türkiye'nin en önemli üretim merkezlerinden birisi. Bizde bu potansiyeli daha üst seviyede değerlendirmek istiyoruz. Ankara'da tarımın payı yüzde 5, sanayi 23, hizmetler yüzde 72. Gelişmiş ülkelerdeki gibi bir tablo görüyoruz. Bu Ankara'nın sosyal göstergelerinin iyi olduğunu gösteriyor. Sosyal göstergelere bakarsak Ankara birinci sırada. Katma değeri yüksek bir sanayi için elverişli bir ortam var. Bizim amacımızda böyle bir sanayi oluşturmak. Türkiye sanayiye önem vermeye devam etmek durumunda. Sanayiye önem vermeyen ülkelerin ciddi sıkıntılar yaşadıklarını görüyoruz. Katma değeri daha yüksek ürünleri hedefliyoruz. Bunun için Ar-Ge, yenilik, üniversite ve sanayi işbirliği son derece önemli. İhracat rakamımızda 152 milyar dolara yakın bir ihracat gerçekleşti. Bu tarihi bir rakam. Bunun içinde sanayinin çok önemli bir payı var. Türkiye ihracatının yüzde 94'ü sanayi ürünlerinden oluşuyor. Bu 152 milyar doları dünyada talebin daraldığı bir dönemde gerçekleştiriyoruz. Avrupa'nın krizde olduğu, Orta Doğu'da çalkantıların olduğu bir dönemde yapıyoruz. 2023'de 500 milyar dolar hedefini rahatlıkla yakalayacağımızı düşünüyorum. OSB'lerin de ciddi katkısı var. Türkiye bu anlamda önemli bir altyapı oluşturmuş durumda" ifadelerini kullandı.
"Katma değeri yüksek üretime geçilmeli"
Yılmaz, Türkiye'nin gelecek 10 yılda katma değeri yüksek sanayi üretimine kavuşması gerektiğinin altını çizerek, Türkiye'nin sanayileşmesini devam ettirmek zorunda olduğunu vurguladı.
2023'te 500 milyar dolar hedefinin rahatlıkla yakalanabileceğini düşündüklerini belirten Yılmaz, geçmişte hükümet olarak OSB'lere 1 milyar lira kaynak aktardıklarını ve 77 adet yeni organize sanayi bölgesini tamamladıklarını ifade etti. Yılmaz, küçük sanayi sitelerine de 500 milyon liralık kaynak ayırdıklarına dikkati çekerek, 100'e yakın küçük sanayi sitesini tamamladıklarını bildirdi.
Bakan Yılmaz bölgedeki firmaları ziyaret etti
Toplantının ardından ASO 1. OSB'de bulunan bazı firmaları gezen Bakan Cevdet Yılmaz, ilk olarak Arçelik Bulaşık Makinesi Fabrikası'nı ziyaret ederek İşletme Direktörü Hakan Kazan'dan bilgi aldı. Hidromek İş Makineleri Fabrikası'nda iş makinesi üretimini gören ve fabrika Genel Müdürü Hasan Basri Bozkurt'tan bilgi alan Bakan Yılmaz, fabrikada üretilen bir iş makinesine binerek operatöründen bilgi aldı. Son olarak savunma sanayine yönelik üretim yapan Küçükpazarlı Fabrikası'nı ziyaret eden Yılmaz, burada Genel Müdür Sefa Küçükpazarlı ile bir süre görüştükten sonra ziyaretini tamamladı.