Ana içeriğe atla

Markam 2023

3 Nisan 2013

International Business School (ITEC) tarafından bu yıl üçüncüsü düzenlenen "Markam 2023 Zirvesi"nde, 10 yılda Türkiye'den hangi markaların dünya markası olacağı ele alındı.


Ankara Sheraton Otel'de düzenlenen "Markam 2023 Zirvesi"nde önümüzdeki 10 yılda Türkiye'den hangi markaların dünya markası olacağı, hangi sektörlerin yükselişe geçeceği ele alınırken, marka olmanın sırları anlatıldı. Zirvenin açılışına milletvekilleri, Türk Patent Enstitüsü (TPE) Başkanı Prof. Dr. Habip Asan, Turkish Petroleum International Company (TPIC) Başkanı Mithat Cansız, ITEC Başkanı Akın Yılmaz, Ankara Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Doç. Dr. Asım Balcı, marka temsilcileri ile davetliler katıldı. Birçok önemli Ankara markasının stant açtığı zirvede Ankara Kalkınma Ajansı da yer aldı. Ajans, Ankara'nın marka şehir olması vizyonu çerçevesinde yürüttüğü çalışmaları katılımcılarla paylaşma şansı yakaladı.

TPE BAŞKANI ASAN: "YILDA 50 BİN PATENT BAŞVURUSUNUN YAPILDIĞI BİR TÜRKİYE HEDEFLİYORUZ"

TPE Başkanı Habip Asan, Türkiye'deki hiçbir kuruluşun 2023 hedefleri konusunda özel bir motivasyona ihtiyacı olmadığını belirtti. 2023 hedeflerine ulaşma noktasında markalaşmanın önemine dikkat çeken Asan, Türkiye'de marka kavramının köklerinin Avrupa'nın en eski ikinci marka kanunu olan 1871 tarihli Alametifarika Nizamnamesi'ne dayandığını hatırlattı.
Markalar ve markalaşma konusunun Ar-Ge'den planlamaya, üretimden pazarlamaya, modadan tasarlamaya, bir ürüne üretim sürecinde yapılan bütün yatırımların tüketiciye sunulma aracı olarak rolünü güçlendirmeye devam ettiğini anlatan Asan, markanın işletmelerle tüketici arasındaki iletişimi sağlayan çok önemli bir araç olduğunu kaydetti.
Türkiye'nin 2023 hedefleri arasında 10 küresel marka yaratma hedefinin de yer aldığına dikkat çeken Asan, şunları kaydetti: "Hedefe ulaşma sürecinde marka tescilinin ve markalaşma farkındalığının yanı sıra sınai mülkiyet haklarının tüm bileşenlerinin çok önemli roller üstleneceğini düşünüyoruz. Ülke olarak, buluşlar ve patentler üreterek, çevreye duyarlı ve yüksek katma değerli ürünler oluşturarak markalaşacağız. 2012 Aralık ayında Dünya Fikri Mülkiyet Teşkilatı tarafından yayınlanan "Dünya Fikri Mülkiyet Göstergeleri Raporu"na göre, ulusal ve uluslararası düzeyde patent, marka ve tasarım performansına göre, genel klasmanda 16. sırada yer alıyoruz. Ancak ulusal düzeyde performanslara göre dünyada 9. sırada yer alıyoruz. 2012 yılı sonu itibariyle 110 binin üzerinde marka başvurusuyla Avrupa'da en fazla marka başvurusunun yapıldığı ülke konumundayız. 2023 hedeflerine paralel, TPE olarak yılda 50 bin patent başvurusunun yapıldığı ve dünyada yerleşmiş bir Türk tasarım imajına sahip bir Türkiye hedefliyoruz."


TPIC BAŞKANI CANSIZ: "TPIC'İ 'TİPİK' YAPAN BİR TAKIM PRENSİPLER VAR"

Açılışta konuşan TPIC Başkanı Mithat Cansız ise, Türk Petrolleri Anonim Ortaklığı'nın (TPAO) bir alt kuruluşu olarak kurulduklarını belirterek, "TPIC Türkiye'nin enerji alanında dışa bakan yüzü. Petrolün tüm halkalarında hizmet vermek amacıyla kurulan bir şirket. TPIC'i tipik yapan bir takım özellikler var. Alametifarika özellikler olarak iki önemli özelliğimiz var. Birincisi yapısal diğeri ise işlevsel fonksiyonlar. Bunlar TPIC'in marka değerini yansıtan özellikler" dedi. TPIC'in almış olduğu kararları, karlılık, etkinlik ve verimlilik prensipleri çerçevesinde, özel sektör mantığıyla hayata geçiren bir şirket olduğunu vurgulayan Cansız, "Biz Libya'daki muhaliflere biraz da risk alarak, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın talimatları doğrultusunda, 30 bin tonluk bir motorin sevkiyatını gerçekleştirdik. Bu yaptığımız jest Kurtuluş Savaşı sırasında Afganistan ve Pakistan'ın jestleri gibi unutulmuyor, çok ciddi etkileri kalabiliyor. Bu durum bize teveccühte ve ülkemize müthiş bir artışlara sebebiyet verdi" ifadelerini kullandı.
Cansız, TPIC'in Irak, Kolombiya ve Kazakistan'da önemli birikimleri bulunduğunu belirtti.

BAHÇEŞEHİR ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ PİRTİNİ: "EN DEĞERLİ 100 MARKAMIZIN DEĞERL MAALESEF 'YARIM ELMA' OLMUYOR"

Zirvede konuşan Bahçeşehir Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Serdar Pirtini, "Markam 2023 ve Türk markalarına genel bakış"ı değerlendirdi. Pirtini, "Türkiye şu an dünyanın 16. büyük ekonomisi ve 2012 yılı rakamlarına göre, 799 milyar dolar milli geliri var. Dünyanın ise 21. ekonomisiyiz. Dünyanın en büyük markası ise Apple. Her şey markalaşma üzerine kurulu. Marka değilseniz hiçsiniz, marka değilseniz en güçlü silahınız düşük fiyat" dedi. Dünyanın en değerli markalarını anlatan Pirtini, 87 milyar dolarlık değeriyle dünyanın en değerli markasının Apple olduğunu, Türkiye'nin en değerli markası Türk Telekom'un değerinin ise 2.8 milyar dolar olduğunu kaydederek, "En değerli 100 markamızın değeri maalesef yarım elma olmuyor" dedi.
Pirtini, "Dijital ekonomiye, dijital bir jenerasyonun üzerine kurulu olan dijital dünyanın sorunlarını mekanik bir şekilde çözemeyiz. Onun için sanal dünyayı dikkate alarak, çözüm oluşturmalıyız" diye konuştu.

THY BÖLGESEL UÇUŞLAR BAŞKANI DOĞAN: "ANKARALILAR ARTIK BAGAJLARINI EVLERİNDEN VEREBİLECEK"

Türk Hava Yolları (THY) Bölgesel Uçuşlar Başkanı İbrahim Doğan ise zirveye video konferans sistemiyle Trabzon'dan bağlanarak, Türk havacılık sektörünün ve markalaşma sürecini anlattı. Anadolujet'in THY'nin tüzel kişiliği altında kurulduğunu söyleyen Doğan, şirketin şu anki konumuna nasıl geldiğine yönelik bilgiler verdi. Bir markanın vizyon ve misyonu olması gerektiğini ifade eden Doğan, "Anadolujet, Anadolu'nun her yerini ulaşılabilir kılma misyonuyla hareket ediyoruz. Biz kar odaklı bir şirket değiliz. Anadolu halkı daha da zirveye gidecek" dedi.
5 yıldır Anadolujet'te çalıştığını hatırlatan Doğan, o dönemde vatandaşların havayolunu tercih etmeleri için bizzat Ankara'da sokaklara inerek, sorunları dinlediğini ve buna göre çözüm ürettiklerini kaydetti. Doğan, Ankaralılara bir müjde vererek, "Ankaralılar, artık Antalya, Bodrum ve Alanya gibi tatil yerlerine giderken, bagajlarını evlerinden teslim edebilecek" dedi. Bir Ankara markası olan Anadolujet'in 2013 projelerine ilişkin ipuçları veren Doğan, Türkiye'nin sivil havacılıkta yolun başında olduğunu ve bu kapsamda projeler üretilmesi durumunda milli gelirin daha da artacağını kaydetti. Doğan, Türkiye'de markalaşmanın yeni bir kavramı olmadığını, doğru konumlama ve modellemeyle başarılı markaların Türkiye'ye kazandırılabileceğini dile getirerek, sözlerini tamamladı.